CHP Sözcüsü Faik Öztrak, AKP iktidarına yönelik sert eleştirilerde bulundu.
CHP’li Öztrak, “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ülkeleri içinde en yüksek gıda enflasyonu Türkiye’de. Aralık 2020’den Aralık 2021’e, OECD ülkelerinde ortalama gıda enflasyonu yüzde 6,8. ABD’de yüzde 6,5. İngiltere’de yüzde 4,2. Almanya’da yüzde 5,9. Türkiye’deki gıda enflasyonu ise yüzde 43,8. Hani enflasyon dışarıdandı? Ülkemizdeki gıda enflasyonu, Erdoğan’ın ağıtlar yaktığı ABD, İngiltere ve Almanya’daki toplam gıda enflasyonunun, neredeyse üç katı… Bizdeki enflasyon, hayat pahalılığı dışarıdan falan değil, düpedüz kaçak saray mamulü. Yani sorun dışarıda değil, bizzat içeride. Ustası da Erdoğan” dedi.
Öztrak konuşmasının devamında, ‘’İktidar bazen yozlaştırır. Ama mutlak iktidar, mutlaka yozlaştırır. Türkiye, 2014’ten bu yana bu gerçeği en acı biçimde öğrendi. Tek kişilik saray rejimi; memlekette bereket, milletimizde ağız tadı bırakmadı. Tencereler boşaldı. Cepler boşaldı. Elektrik faturaları, milleti çarptı. Akaryakıt, doğal gaz fiyatları yurttaşlarımızı yaktı. Vatandaş saray mamulü pahalılığın altında ezildi, gitti. Çünkü ülkemizde istişare bitti. Memleket tek bir kişinin talimatıyla yönetilir sanıldı. Yasama, yürütme ve yargı erkleri, tek kişinin elinde toplandı. Adalet çöktü. Demokrasi bitti. Milletin sesi duyulmaz, sözü de dinlenmez oldu. Dünyaca meşhur ‘The Economist’ dergisi dün 2021 Küresel Demokrasi Endeksi’ni açıkladı. Bu endekste Türkiye 167 ülke arasında 103. sırada. Oysa 2013’te aynı listede 93. sıradaydık. Demokrasi liginde son 8 yılda, 10 basamak birden düştük. Türkiye, sorunlu demokrasiler ile otoriter rejimler arasında, melez rejimler liginde. Otoriter rejimler ligine düşmeye beş sıra kaldı. Ne yazık ki aynı coğrafyada yer aldığımız Avrupa ülkeleri içinde ucube, melez rejimle yönetilen tek ülke biziz. Beraberce anıldığımız ülkeler Uganda, Gambia, Nepal… 100 yıllık Cumhuriyetimiz bunu asla hak etmiyor. Güçsüz adalet aciz, adaletsiz güç ise zalimdir. Milletimizin sesini duyan yok. Beceriksizlik arttıkça, zulüm de artıyor. Geçtiğimiz hafta, 9. Cumhurbaşkanı’mız barajlar kralı Demirel’in memleketi Isparta’nın elektrikleri, dört gün boyunca kesildi. Isparta karda, kışta ışıksız bırakıldı. Isparta’yı zulmet sardı. Yalvaç ilçesinde 70 yaşında bir vatandaşımız, Ramazan Nazlı, evinde, yatağında donarak can verdi… 2022 Türkiye’sinde ülkeyi yönetenler, Ramazan Nazlı’nın canına sahip çıkamadı, Buna karşılık ölüm nedenini ört bas etmeye kalktı. Yönetimin millete karşı ört basa, gizlemeye başvurması, otokrat rejimlerin alameti farikasıdır. Ama hala bu ülkede bütün baskılara rağmen, meslek namusuna sahip çıkan doktorlar ve gazeteciler var. Ramazan Nazlı’nın vefat belgesinin yayınlanmasıyla, Ramazan Nazlı’nın ölüm nedeninin birden fazla vücut bölgesinde donma olduğu ortaya çıktı. Resmi makamların gizleme, saklama, üzerini örtme teşebbüsü akim kaldı. Ramazan Nazlı’nın hesabını kim verecek? Isparta’da yaşanan felaket ile ilgili dört başı mamur bir soruşturma derhal açılmalıdır. ‘Doları düşürdük’ diye caka satan saray, elektriğe bu kadar zammı neden yaptığını bir türlü açıklayamadı. Buradan bir kere daha soruyoruz: Neden bu kadar zam yaptınız? Sarayın hangi ihtiyacını karşılamak, hangi saray beslemelerini abat etmek, hangi yandaşı doyurmak için bu fahiş zamları milletin sırtına yüklediniz? Böyle bir zulmü bu millet ne gördü, ne de yaşadı… Esnafın elektrik faturası, ödediği kirayı aştı. Hatay’da telefon aksesuarı satan bir esnaf, ‘iş yerimin kirası 4 bin 400 lira, gelen elektrik faturası 5 bin 658 lira’ diye isyan ediyor. Esnafımız, ‘buna sessiz kalan, ses çıkarmayan herkes de suçludur’ diyerek, soygunu ihbar ediyor. Mersin’de bir ayakkabı tamircisi, ‘50-100 lira gelen elektrik faturası, bu ay 355 lira geldi. 12 metrekarelik dükkânımın faturası, belimi büküyor, bu gidişle aydınlanmayı mumla, ısınmayı da ateş yakarak sağlayacağız’ diyor. Yine Eskişehir’de emekli bir yurttaşımız, ‘geçen ay 160 lira gelen elektrik faturası, şimdi 419 lira geldi, elektrik ve doğalgaza bin liradan fazla ödüyorum, aldığım emekli aylığı 3 bin lira bile değil insaf” diye haykırıyor. Amblemine ampul takıp iş başına gelen siyasi parti, 20 yılın sonunda, milletimizi evde ampulün düğmesine dokunamaz hale getirdi. Vatandaşı muma, ateşe, gaz lambasına muhtaç etti. Edison bu kadar zulme, neden olacağını bilse ampulü icat etmezdi. Milletimiz çok zorda. Genel Başkanımız, halkımıza da bir çağrı yaptı: ‘Şimdi de siz elektrik faturalarınıza, IBAN numaranızı yazın, ‘#sırasende’ diyerek, etiketlediğiniz faturalarınızı, sosyal medya aracılığıyla Erdoğan’a gönderin, belki milletin sesini duymayan, milletin halini görmeyen, milleti unutan sarayın kibirli başı bu defa milleti hatırlar” dedi. Genel Başkanımız bir de tıpkı Adalet Yürüyüşü’nde olduğu gibi, bireysel bir kararla, 31 Aralık gecesi yapılan zamlar geri alınana kadar, elektrik faturalarını ödemeyeceğini açıkladı. Zalime hasım, mazluma hısım olacağını bir kere daha gösterdi. Bizim anlayışımızda zulme rıza göstermek, zalime karşı çıkmamak da zulümdür. Bir defa daha söylüyoruz: Ülkenin huzuru, iyiden iyiye kaçtı. Zulmün olduğu yerde, huzur elbette olmaz.” İfadelerini kullandı.