Nazımiye Kaymakamı Uğur Tutkan, Düzgün Baba Cemevi’ne kesilen 60 bin TL cezayı eleştiren başkanı tehdit etti.
Silahlı kişilerle verdiği pozu da yayımlayan Tutkan, “Sana da uzantılarına da öğreteceğiz kanunu, hukuku ve devletimizin gücünü” dedi.
Pirha’nın haberine göre, Düzgün Baba Cemevi Derneği Başkanı Sinan Kırmızıçiçek, Nazimiye Kaymakamı Uğur Tutkan tarafından cemevine 3 yılda 60 bin lira para cezası kesilmesine ilişkin açıklama yaparak, “Biz verilen bu cezayı Dernekler Masası ve hukukçularla konuştuğumuzda verilen cezanın hukuksuz verildiğini söylediler. Biz bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. İnanç yerlerimiz ticarethane değil. Biz para cezalarıyla inancımızdan vazgeçmeyiz, bu konuyla alakalı Dersim Barosu ile görüşüp hukuki destek talep edip itiraz davamızı açtık. Düzgün Baba Cemevi şahsında aslında cezalandırılan Aleviliktir” dedi.
Kırmızıçiçek’in açıklamalarının basına yansımasının ardından ise Nazımiye Kaymakamı Uğur Tutkan, kolluk kuvveti olduğu iddia edilen ve ellerinde otomatik tüfekler bulunan kişilerle cemevi önünde çektirdiği fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşarak,
“Dernek adı altında halkımızın inancını kullanarak para toplayıp, topladığı paraları da usulsüz, kanunsuz ve Düzgün Baba Cemevi ve mekânı dışında yani amaç dışı harcayacaksın, sonra da cemevlerimizi biz ticarethane göreceğiz. Kanunsuzluk, usulsüzlük kıblesi olanlara doğru yolu göstereceğiz. Türkiye Cumhuriyeti kanun ve hukuk devletidir. Sana da uzantılarına da öğreteceğiz kanunu, hukuku ve devletimizin gücünü.” Dedi.
Düzgün Baba Cemevi’nin, Facebook sayfasından konuyla ilgili yapılan açıklamada kaymakamın tehdit amaçlı geldiği belirtilerek,
“Düzgün Bawa (baba) Cemevi olarak yaptığımız açıklamadan sonra Nazımiye Kaymakamı devletin kolluk güçleriyle cemevimizin önüne gelip silahlarla poz verip, cemevi başkanı ve yönetimini size ve uzantılarınıza ‘Devletin gücünü göstereceğim’ diye tehdit ediyor. İftiralarla karalamayla cemevi yönetimine dönük algı yaratmaya çalışıyor. Varsa elinde kanunsuzluk ve usulsüzlük yaptığımıza dair bir belgen ver mahkemeye hukuk önünde hesaplaşalım. Bir Alevi inanç merkezine silahlarla girilmeyeceğini gelip silahlarla kapının önünde poz verip o cemevinde hizmet verenleri tehdit ederek devletin gücünü böyle mi gösteriyorsun.” Dedi.
Öte yandan Kaymakam Tutkan da kendini savundu. Independent Türkçe’den Ali Kemal Erdem’e açıklama yapan Tutkan, yaşananların ciddi bir yanlış anlamadan kaynaklandığını öne sürerek, Düzgün Baba Cemevi’nin Hızır programı için çalıştıklarını, çok fazla kar yağınca da köy yolları kapandığını, insanlar mağdur olmasın anlayışıyla hareket ettiklerini ve yolların açılması için Özel İdare’den talepte bulunduklarını savundu.
Kaymakam Tutkan, “Gece yarısı ne yapıp edip araçları gönderdiler, yolumuzu açtık. Türkiye tarihinde gece oralara çıkan kaymakam olmadı. Düzgün Baba Cemevi Başkanı’nın ricasını kırmamak için akşam yola çıktım. Yol açılmıştı ama memnun kalmadım. ‘Böyle bir şey olabilir mi, bu yolu nasıl açtınız?’ dedim. Tekrardan bu sabah iş makinalarıyla çıktık. Geceden kalan oradaki emekçi ve korucu arkadaşlarımız bir ricamız olabilir mi deyince hatıra olarak ‘Kıl köyündeyiz’ diye paylaştık. O haberle bu fotoğraf nasıl birleştirildi hepimiz şok içindeyiz. Aldı başını gitti. Hiç alakası yok. Bizim için çok kutsal bir yer. Bir tarafımız zaten Alevi. Çok üzüldük. İbadethanede böyle bir şey olabilir mi? Hatamız şu. Ben silah kullanan biri bile değilim. Hatamız silahlı bir fotoğrafı koymamız. Fotoğraf gece vakti Kıl köyünde kar açma çalışmalarından. Yol açma çalışmalarına dair de birçok fotoğrafımız var” diye konuştu.
