Alevi yurttaşlar ve çeşitli Alevi dernekleri eşit yurttaşlık, adil düzen, demokrasi ve laiklik talebiyle bir çok ilde alanlara çıktı.
İstanbul Kadıköy başta olmak üzere, Antalya,Eskişehir,Kayseri,Adana,Samsun ve İzmir’de 27 Şubat Pazar saat 15:00’de
biraraya gelindi. Eğitimin tarikatlara teslim edilmesi, zorunlu din dersleri, asimilasyon ve cemevlerinin ticarethane sayılması gibi bir çok
başlık etrafında toplanan Aleviler ve DKÖ’leri, eşit yurttaşlık taleplerinden vazgeçmeyeceğini bir kez daha dile getirdi.
‘Okullar gerici kuşatma altında’
12 Eylül faşist darbesinin ardından yürürlüğe sokulan 1982 yasasının getirmiş olduğu zorunlu din dersinin tekçi anlayışın ürünü
olduğunun vurgusunun da yapıldığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
”Biz bu ülkede vergilerimizi siz şeriata yatırım yapın ve çocuklarımızın geleceğini çalın
diye vermiyoruz. Milli Eğitim Şuraları demokratik ve bağımsız bir danışma kuruluna dönüştürülmeli, bu kurullarda toplumun her kesimi temsil edilmelidir.Tekçi,
inkarcı, asimilasyoncu, cinsiyetçi eğitime karşı çocukların birer özne kabul edildiği, çocuk haklarının korunduğu, herkesin erişebildiği, her çocuk için eşit koşullarda bilimsel, laik
anadilinde ve kamusal eğitimin bütün koşulları bir an önce hazırlanmalıdır”’
‘Milli Eğitim Şurası kararını geri çekin’
1-3 Aralık 2021 tarihinde gerçekleştirilen Milli Eğitim Şurası toplantısında, 4-6 yaş arasındaki çocuklara anaokullarında din dersi verilmesi tavsiye edilmişti.
Bu tavsiyeye yönelik atıfta bulunan Aleviler şu açıklamayı yaptı:
”Biz biliyoruz ki bu karara karşı çıkmazsak bu sadece tavsiye olarak kalmayıp 3 Mart’ta Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kesinleşmiş olarak karşımıza çıkacak. Burada din eğitiminden kastedilen,
ebeveynlerin inancına bakmadan belli, bir din anlayaşının kavram ve ritüellerinin çocuklarımıza dayatılmasıdır. Alınan bu karar, ”çoçuğun üstün yararı” ilkesine aykırı olduğu gibi, başta Aleviler olmak üzere farklı inançta veya
dini inancı olmayan milyonlarca insanın çocuklarına asimilasyonunu hedefleyen, aynı zamanda pedagojik anlamda da çocuğun sağlıklı gelişimine ket vuran bir karardır.
4-6 yaş çocuklara din dersi vermek, somut düşünme aşamasında olan çocuğun gelişim düzeyine, Evrensel Çocuk Hakları’na uygun olmadığı gibi laikliğe de aykırıdır.
Çocuklar kimsenin siyasi malzemesi değildir. Ciddiiye alınamaz nitelikteki bir ”tavsiye”ye dayandırılan bu kararı kesinlikle kabul etmiyoruz!
Bu kararda ısrar edilirse Alevi toplumu olarak sivil itaatsizlik de dahil olmak üzere itirazlarımızı dile getiren eylemliklerimizi daha da büyüterek devam edeceğiz.”
‘Laiklik çoğulcu demokrasinin ön koşuludur”
Demokratik, halkçı, özgürlükçü, laik bi eğitimin olmayışının ülkeyi yıkıma sürekleyeceğinin belirtildiği açıklamada şu talepler sıralandı:
”-Eşit yurttaşlık istiyoruz!
-AİHM kararları derhan uygulansın ve zorunlu din dersleri kaldırılsın!
-Cemevleri ticarethana yada konut değildir, ibadethanedir!
-Toplumsal cinsiyet eşitliği istiyoruz!
-Okul öncesinde din dersi dayatmasını kabul etmiyoruz!”
Haber-Foto: Mert Can Bükülmez
